Ölçek: 1/32
Boyutu: 52 cm (uzunluk)
Ürün Tipi: Demonte Kit (Birleştirme ve boyama gerektirir)
Malzemesi: Ahşap
Montajsız olarak kutudan çıkan ve bir plan dahilinde montajı yapılabilen gemiler, pek çok açıdan montajı yapana katlılar sağlıyor. Montaj süresi birkaç haftalık bir süreç olduğu için belirli bir disiplinle sonraki aşamaları da düşünerek imalatın yapılması gerekiyor. Bu sayede kontrollü hareket ve disiplin kavramları gelişebiliyor. Bazı noktalarda zımpara ve kesme işlemlerinin olması el kabiliyetini geliştirebiliyor. Bir süreç sonucu ortaya çıkan nadide gemiler, sergilendiği ortamda her fark edildiğinde, modelle ilgili güzel montaj anlarını hatırlatıp ortaya bir eser çıkarmanın verdiği kendine güven hissini arttırıyor. Kit içerisinde gerekli olabilecek el aletleri ve boyalar mevcut değildir.
Tarihçe:
Türk ağaç tekne inşaatının başlangıç
tarihi asırlar evveline uzanmakla beraber son 15 – 20 yıla kadar ilk
devirlerinin ilkeliğini muhafaza etmekte idi.Gemi inşaatı Tekniği, öğretimi ve
eğitiminden mahrum kalmış ustalar ve kalfalar, babadan kalma el takımları ve
basit kalıplarla, büyük zorluklar içinde büyük emek sarf ederek, ağaçları balta
ve ayak keseri ile yontarak ,Türk kıyı nakliyatının önemli kısmını alan bu
tekneler meydana çıkarmışlardır.
Havasız,karanlık ve son derce zor
çalışma koşullarına sahip olan bu tekneler yıllarca Karadeniz insanının
cesurluğu ve gözü pekliği sayesinde yıllarca denizlerimizde gezmişlerdi.
Hırçın Karadeniz’e ve sert doğa
koşullarına cevap veren, Karadeniz insanının
zekasının bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır Taka’lar.Yıllarca
alternatifinin olmayışı onu Karadeniz’in sembolü haline getirmiştir.
19.yüzyılda ulaşılması çok zor
olan Karadeniz’de Taka yapım ustaları kendi imkan ve deneyimleri ile otantik
Karadeniz takalarını yapıp ortaya çıkardılar. Eski denizciler “Takaların
güvertesi ıslanmaz “ derler.Yapısı Karadeniz’in hırçın dalgalarına karşı
koyacak şekilde imal edilmişlerdir.
Rusya’da 1917 yılındaki Bolşevik
isyanından kaçanları yine takalar taşımıştır İstanbul’a.daha sonraları bir
ulusun kurtulmasında önemli görevler üstlenmişti.Kurtuluş savaşında Rusya’dan
cephane, malzeme taşımıştır Mustafa Kemal’in ordusuna.
Karadeniz Taka’sı Baltabaş,kıçı
aynalı, başı yüksek ve gagalı, ortada alçalan ve kıça doğru yükselen bordası
çalımlı(kavisli), talazlıklı, kırma direkli, aşırma yelkenli,yeke
dümenli,ambarlı,geniş karınlı, 2-30 tonluk, boyları 8-15 metre arası yük
kayığı.Taka kamaralı veya kamarasız olabilir.Denize kolaylıkla atılıp, çekilen
takalar,yük taşımaktan başka, kurşunculukta, hamsi ığrıplarında, çekme, aktarma
ve demirlik motoru olarak, sürme yani parakete avında ve yolcu taşımada da
kullanılmışlardır.
Küçük boy kürekli takalarda, iki
sıra kürekçinin ıskarmozlarını açıkta bırakacak şekilde, teknenin ortasına
Yakın bir yerde başlayan parapet,
kıça kadar başlar.daha büyük takalarda ise parapet baş omuzluktan
başlar.Parapet kuşağı da borda kavisine uygun bir yay çizer.Parapet güverteye
dalga ve serpinti girmesini önler.
Teknenin kıçında parapet
yoktur.Kamarasız takaların kıç üstünde dümencinin oturması için iki karış
genişlikte bir oturak ve dümen yekesinin rahatça tutulabileceği bir
alan bulunur.Baş bodoslamanın omurgaya birleştiği yer kavislidir.Yüklü
su hattının altında kalan bu
yuvarlaklık, takanın ani dönüş ve manevra yeteneğini artırır.Suya girdiği yerde takanın
başı incedir, ancak su hatları geriye doğru açılan eğriler meydana
getirir.teknenin karnı yuvarlak ve
geniştir.Karadeniz’de doğal limanlar bulunmadığı için, hemen her gün karaya
çekilmesi gereken takanın baş omuzluklarında rahat sapan vurulabilmesi için
gadeboz bulunur.Kumsala felenkler dizilir.baştankara tam yol verilip
felenklerin üzerine taka bindirilir.Karaya çekilirken rahat olsun diye Takanın
omurgası çok geniştir.
Makinelerin henüz kuvvetli olmadığı
dönemlerde,kuvvetli havalarda, motorla birlikte yelkeni de açarlar.İki kuvvetin
güçü birleştirilerek,Karadeniz'in sert dalgalarına karşı koyulabilirdi.makine
ile yelkenin birlikte kullanıldığı seyirlerde,yelken; tekneyi sudan kaldırarak,
teknenin deniz yemesini önlüyor, yani çullanan dalganın altında kalmadan,hızı
kesilmeden seyrini temin ediyordu.
Takalar çubuk boya tabir
edilen tarzda boyanırdı.Bu boya tarzı Karadeniz teknelerinin geleneksel tarzı
haline gelmiştir.Karadeniz insanı , kıyafetlerindeki renkleri ve ahengini
teknelerine de yansıtmışlardı.
Karadeniz yapısı teknelerde ,kaplama tahtalarının üst sırasına çizgi çizilir ve
dar ağızlı kıyı kösteresiyle 2 -3 mm derinlikte kanal açılır, bu işleme çubuk
çekmek veya açkı açmak denilirdi.Baş bodoslamadan , kıç bodoslamaya kadar
uzanan çubuklara , farklı renklerde sürülen boyaya da çubuk boya tabir edilirdi.
Takaların renkleri birbirinin aynı olmaz.ancak bazı taka sahipleri takalarında
aynı rengi kullanırlardı.Uzaktan bakıldığında kimin takası olduğu belli
olurdu.Boya renklerinde genelde açık renkler kullanılırdı.Örneğin açık yeşil
yada mavi ulanıldığında yanına gelen beyazın içine de aynı renkten bir miktar
katılarak renklerin birbirine geçicini daha güzel yaparlardı.Bir çok rengi
deneyerek uygun renk sıralamasını tespit ederlerdi.
1950 li yılların sonlarına doğru
balıkçılıkta alamatralar kullanılmaya başlandı.Balıkçıların isteği üzerine
ustalar takaların arkasını bozarak teknelerin kıçını uzattılar,alttan da
takviye ederek kıç üstünde ağ koyacak bir alan yarattılar.Kamarayı da öne
aldılar mı al sana yeni balıkçı teknesi .Bu tekneler çok uzun ömürlü olmadılar.
Taka , Karadeniz’in günlük hayatında her
zaman ihtiyaç duyulan,hizmetine baş vurulan,el altında olması gereken bir araç
olmuştur.düğünlere taka ile gidilir, hastası olan, doktoru, doğumu olan ebeyi
getirmek için takayı yollardı.haftada bir, sahil köylerinden,kasaba pazarlarına
yolcu ve yük taşırdı.
İlk taka’lar 19 yüzyıl sonlarına doğru
ortaya çıktılar.O zamanlar bölge halkı Rusya ile ticaret yaparlardı.Bu
teknelerde takas ticaretinde kullanıldılar.
Takanın,bir madeni mil üzerinde dönerek
yatırılan, alt kısmı çatallı bir direği vardır.Buna kırma direk denilir.Yelken
açmak gerekmiyorsa yada tekne karaya çekilip kayıkhaneye veya bir çardak altına
konulduğu zaman,direk indirilir, yatay hale getirilir.Takalar Latin yelkenli
teknelerdir.Latin yelkeni,üçgen şekilli büyük bir yelkendir.hemen hemen
teknenin boyuna yakın uzunlukta bir serenle
direğe çekilir.Latin yelkene Karadenizli
denizciler rüzgarın estiği istikamete göre, direğin bir tarafından öbür
tarafına sereniyle birlikte aşırıldığı için aşırma derler.Yeken aşırılacağı
zaman, seren aşağı çekilir,yelkenin alt yakası elle toplanarak serene
yaklaştırılır,baş ucu aşağı basılan seren ,direğinin etrafında çevrilerek,bir
taraftan öbür tarafa aşılır.Yelken açıldığı zaman, direğin başından
gelen,takanın başına bağlanan ip çekilerek yelkenin başı tekneye iyice
yaklaştırılır.
Takaların çapa tahtasına veya
yumrunun üstündeki tahtaya sürülen koyu vernik rengine sakız boyası denir.Sakız
boyası sürülen tahtaya sakız tahtası denir.Sakız tahtasının üzerine, boydan
boya iki ince çubuk boya çekilirdi.Bu çubuk boyalar beyaz yada açık bir renk
olurdu.
Araştırma - Tasarım
Yeni bir model ortaya çıkarken gerek yurtiçinden gerek yurtdışından plan,resim,çizim,fotoğraf ve her türlü bilgi toplanır .Daha sonra bu bilgiler analiz edilerek model planı ve kit imalatı gerçekleştirilir
Plan
PlanlarCADprogramlar ile Bilgisayar ortamında vektörel çizilmekte ve şekillendirilmektedir.Bilgisayar sayesinde hata denetimi daha tasarım-çizim aşamasında yapılmakta olup modelcinin modeli yaparken ortaya çıkabilecek sorunlar giderilmektedir.
Kesim
KontrplaklarLAZERteknolojisi ile kesilmektedir.Böylelikle kesim sırasında insan hatasından oluşabilecek hatalar yok edilmektedir.Bilgisayar-Lazer kullanılarak mükemmel sonuç elde edilmektedir.
Çıtalar
Kitlerimizde genelde kaliteli ithal ağaçların yanı sıra bir takım yeri ağaçlar kullanmaktayız.Özel makineler sayesinde mili metrik ve hassas kesim yapmaktayız.
Metal Aksesuarlar
Döküm metal aksesuarlarWhite Metalolup son derece hassas bir şekilde imal edilmektedir.Aksesuarlarımız model ölçeğine son derece uygun bir şekilde üretilmektedir.